Osteosarkom kemik kanseri, kemiği oluşturan hücrelerde başlayan nadir fakat ciddi bir kanser türüdür. Bu kanser türü çoğunlukla çocukları, gençleri ve genç yetişkinleri etkileyerek etkilenen bölgede ağrı ve şişmeye neden olur. Osteosarkom kanserinin semptomlarını ve tedavi seçeneklerini anlamak, erken teşhis ve etkili tedavi için çok önemlidir. Bu makale, osteosarkomun nedenlerini, çeşitli tiplerini ve dikkat edilmesi gereken yaygın osteosarkom semptomlarını incelemektedir.
Osteosarkom nedir?
Osteosarkom kanseri veya osteojenik sarkom, kemiğin en yaygın kanseridir ve yeni kemik oluşumundan sorumlu hücrelerde başlar. Bu nadir kanser türü, genellikle kemik oluşumu için hayati önem taşıyan osteoblast hücrelerinde gelişir. Ancak, bu kanserli hücrelerin ürettiği kemik, normal kemik kadar güçlü değildir.
Osteosarkom kemik kanseri en çok kol ve bacak kemikleri gibi uzun kemikleri etkiler. Genellikle bu kemiklerin metafiz adı verilen uçlarında, özellikle de gençlerde hızlı büyümenin görüldüğü diz çevresinde görülür. Osteosarkomun en sık görüldüğü yerler arasında diz yakınındaki femur (uyluk kemiği) ve kaval kemiği (kaval kemiği) bulunur. diz yakınındave omuzun yakınındaki humerus (üst kol kemiği).
Osteosarkom vücuttaki herhangi bir kemikte gelişebilse de, pelvis, kafatası ve çene gibi bölgelerde daha az görülür. Nadir durumlarda, karın veya göğüs bölgesindeki yumuşak dokuları veya organları bile etkileyebilir.
Bu kanser türü, tendonlar veya kaslar gibi yakındaki sağlıklı dokulara yayılma eğilimindedir. Ayrıca kan dolaşımı yoluyla vücuttaki diğer organlara veya kemiklere yayılabilir veya metastaz yapabilir.
Osteosarkom Türleri
Osteosarkom kemik kanseri, her biri kendine özgü özellikleri ve vücuttaki yerleşim yerleri olan birkaç türe ayrılabilir. İki ana kategori şunlardır:
Primer Osteosarkomlar: Bunlar kemik gelişimindeki anormalliklerden kaynaklanır ve kemikleri hala gelişmekte olan çocuklarda ve gençlerde daha yaygındır. Bunlar ayrıca üç ana türe ayrılır:
İntramedüller Osteosarkom: Bu osteosarkom, tüm osteosarkom tanılarının yaklaşık %80'ini oluşturan en yaygın tiptir. Femur gibi uzun kemiklerin medüller boşluğunda gelişir. Alt tipleri arasında osteoblastik, kondroblastik, fibroblastik, küçük hücreli ve epiteloid bulunur.
Juxtacortical Osteosarkom: Tüm tanıların %10-15'ini oluşturan bu tip, kemiklerin dış yüzeyinde veya kemikleri kaplayan yoğun bağ dokusu tabakası olan periostta gelişir.
Ekstraskeletal Osteosarkom: Bu nadir tür, tüm tanıların %5'inden azını oluşturur. Bu tümörler yumuşak dokularda ortaya çıkar ve kemiğe bağlı değildir; genellikle önceki tümörlerin bulunduğu yerlerde oluşur. radyasyon tedavisi.
Sekonder Osteosarkomlar: Bunlar genellikle kemikleri tam oluşmuş yetişkinlerde görülür ve primer osteosarkomlardan daha yüksek dereceli maligniteler olarak kabul edilirler.
Diğer nadir alt tipler arasında parosteal, periosteal, teleanjiektatik ve küçük hücreli osteosarkom bulunur.
Osteosarkomun Nedenleri ve Risk Faktörleri
Osteosarkom kemik kanserinin kesin nedeni henüz bilinmemektedir. Ancak araştırmacılar, genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık bir etkileşiminden kaynaklandığına inanmaktadır. Kesin gelişim mekanizmaları tam olarak anlaşılmamış olsa da, bu nadir kanser türüne yakalanma olasılığını artırabilecek çeşitli risk faktörleri tespit edilmiştir. Bunlar şunlardır:
Yaş: Bu durum çoğunlukla çocukları, gençleri ve genç yetişkinleri etkiliyor ve en yüksek risk 10 ila 30 yaş arasında görülüyor. Bu durum, ergenlik dönemindeki hızlı kemik büyümesi ile osteosarkom gelişimi arasında olası bir bağlantı olduğunu düşündürüyor.
Cinsiyet: İlginçtir ki, kadınlarda bu durum erkeklerden biraz daha erken ortaya çıkıyor; bunun nedeni muhtemelen daha erken büyüme atakları yaşamaları.
Genetik faktörler: Li-Fraumeni sendromu, kalıtsal retinoblastom ve Rothmund-Thomson sendromu gibi bazı kalıtsal kanser sendromları, osteosarkom geliştirme olasılığının artmasıyla ilişkilidir. Bu sendromlar, sırasıyla TP53, RB1 ve REQL4 gibi belirli genetik mutasyonlardan kaynaklanmaktadır.
Daha Önce Radyasyon Terapisine Maruz Kalma: RT özellikle genç yaşta veya yüksek dozda uygulandığında osteosarkom riskini artırabilir.
Kemik Hastalıkları: Paget hastalığı ve fibröz displazi, osteosarkom riskinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir.
Osteosarkomun belirtileri
Osteosarkom kemik kanseri genellikle şiddeti ve ilerlemesi değişebilen bir dizi belirtiyle ortaya çıkar, bunlar şunlardır:
Kemik ağrısı: En sık görülen belirti, zamanla özellikle geceleri kötüleşen kalıcı kemik ağrısıdır.
Şişlik ve Kızarıklık: Tümörün olduğu bölgede ağrıya şişlik ve kızarıklık da eşlik edebilir.
Yumru: Durum ilerledikçe, kişiler kemiğin üzerinde sıcak hissedilebilen bir yumru veya kitle fark edebilirler.
Kırık: Bazen zayıflayan kemik, basit hareketlerle bile normalden daha kolay kırılabilir.
Osteosarkom kemik kanseri, hem hastalığın kendisinden hem de osteosarkom tedavisinden kaynaklanan çeşitli komplikasyonlara yol açabilir. Bunlar şunlardır:
metastaz: Kanserin vücudun diğer bölgelerine yayılmasıdır. Osteosarkom en sık akciğerlere, aynı kemiğe veya başka bir kemiğe yayılır.
Tedaviye Bağlı Komplikasyon:
Kemoterapi şunlara yol açabilir: bulantı, yorgunluk, saç dökülmesi, kansızlık ve iştah kaybı Kısa vadede. Uzun vadeli olumsuz etkiler arasında kalp ve akciğer hasarı, kademeli işitme kaybı ve diğer kanser risklerinde artış sayılabilir.
Radyasyon tedavisinin pelvik bölgeye uygulanması da benzer uzun vadeli etkilere ve doğurganlık sorunlarına yol açabilir.
Ayrıca ameliyat sonrası yara enfeksiyonları ve iyileşmenin yavaşlaması gibi sorunlar yaşanabilir.
Kemik grefti veya protezlerde enfeksiyon veya implant başarısızlığı gibi sorunlar da ortaya çıkabilir.
Tanı
Fiziksel inceleme: Doktorlar etkilenen bölgeyi şişlik, yumru veya hareket zorluğu açısından değerlendirecektir.
Görüntüleme Testleri:
X-ışınları: Tanı amaçlı röntgenler, kanserin neden olduğu kemik anormalliklerini etkili bir şekilde tespit edebilen ilk görüntüleme yöntemidir.
MRI Taramaları: Kemiklerin ve yumuşak dokuların ayrıntılı görüntülerini sağlarlar
BT Taramaları: Kanserin akciğerlere yayılıp yayılmadığını kontrol etmede faydalıdır.
Kemik taraması: Kemiklerin iç yapısı hakkında daha fazla bilgi toplamak amacıyla da yapılabilir.
Biyopsi: Osteosarkom tanısının en kesin yoludur ve laboratuvar analizi için etkilenen kemik dokusundan örnek alınmasını içerir.
Tedaviler
Osteosarkom kemik kanserinin tedavisi genellikle cerrahi ve kemoterapi kombinasyonunu içerir. Yaklaşım, kemik sarkomunun evresine ve konumuna ve hastanın genel sağlık durumuna bağlıdır.
Cerrahi: Asıl amaç, mümkün olduğunca fonksiyon ve görünümü koruyarak tüm kanser hücrelerini çıkarmaktır.
Uzuv Koruyucu Cerrahi: Burada tümör ve çevresindeki bir miktar sağlıklı doku çıkarılır.
Amputasyon: Kanser çok yayılmışsa veya uzuv koruyucu cerrahi mümkün değilse gerekli olabilir.
Kemoterapi: Genellikle tümör kitlesini küçültmek ve çıkarılmasını kolaylaştırmak için ameliyattan önce verilir (neoadjuvan kemoterapi). Ameliyattan sonra, kalan kanser hücrelerini öldürmek ve tekrarlama riskini azaltmak için daha fazla kemoterapi (adjuvan kemoterapi) verilir.
Radyasyon tedavisi: Ameliyat mümkün değilse veya ameliyat sırasında tüm kanser çıkarılamazsa bir seçenek olabilir.
Doktor Ne Zaman Görülür?
Siz veya çocuğunuz birkaç hafta süren kalıcı kemik ağrısı yaşıyorsanız, derhal bir doktora görünmeniz çok önemlidir. Bu belirtiler osteosarkom, kemik kanseri gibi birçok nedenden kaynaklanabilse de, spor yaralanmaları gibi devam eden kemik rahatsızlıkları için bir doktor tarafından muayene edilmeniz gerekir.
Sonuç
Osteosarkom kemik kanseri, hızlı müdahale ve iyi bakım gerektiren ciddi bir rahatsızlıktır. Yaygın bir rahatsızlık olmasa da, özellikle gençler olmak üzere, bu hastalığa yakalananları önemli ölçüde etkileyebilir. Osteosarkomla başa çıkmanın anahtarı erken yardım almaktır. Sizde veya tanıdığınız birinde devam eden kemik ağrısı veya şişliği varsa, derhal bir doktora başvurun. Uygun bakım ve destekle, osteosarkomlu birçok kişi iyileşebilir ve dolu dolu bir hayat yaşayabilir.
SSS
1. Osteosarkom gelişme riski kimlerde yüksektir?
Osteosarkom kemik kanseri öncelikle çocukları, gençleri ve genç yetişkinleri etkiler; Li-Fraumeni sendromu veya kalıtsal retinoblastom gibi belirli genetik rahatsızlıkları olan kişilerde veya radyoterapi görmüş veya Paget hastalığı gibi belirli kemik hastalıkları olan kişilerde risk biraz daha yüksektir.
2. Erken belirti ve semptomlar nelerdir?
Osteosarkomun erken belirtileri arasında geceleri kötüleşebilen kalıcı kemik ağrısı, etkilenen bölgenin yakınında şişlik veya hassasiyet ve dokunulduğunda sıcaklık hissi veren bir yumru veya kitle bulunur.
3. Osteosarkom tedavi edilebilir mi?
Günümüzde uygulanan multimodal yaklaşım (kemoterapi ve cerrahinin birleştirilmesi) birçok hastada uzun dönemli hastalıksız sağ kalım oranlarını %60-70'lere kadar çıkarmıştır.
4. Osteosarkom ağrılı mıdır?
Evet, osteosarkom ağrılı olabilir. Ancak bazı osteosarkom vakaları, özellikle erken evrelerde ağrısız olabilir.
5. Osteosarkom tedaviden sonra tekrarlayabilir mi?
Osteosarkom, tedaviden sonra genellikle ilk tedavinin tamamlanmasından iki ila üç yıl sonra tekrarlayabilir.
6. Osteosarkom hangi yaşlarda gelişir?
Osteosarkom en sık 10-30 yaş arasındaki insanları etkiler ve en yüksek görülme sıklığı ergenlik yıllarında görülür.
7. Osteosarkom kendiliğinden geçer mi?
Osteosarkom genellikle kendiliğinden iyileşmez. Genellikle kemoterapi ve cerrahi müdahalenin bir kombinasyonunu içeren agresif bir tedavi gerektirir.
8. Osteosarkom nasıl tespit edilir?
Osteosarkom genellikle fiziksel muayene, görüntüleme testleri (röntgen, BT taraması ve MRI) ve biyopsi kombinasyonu ile tespit edilir.
9. Osteosarkomda kemoterapi ne kadar sürer?
Osteosarkom kemoterapisi genellikle 6 ila 12 ay sürer. Osteosarkom tedavisi genellikle ameliyat öncesi ve sonrası kemoterapi döngülerini içerir. Kesin süre değişiklik gösterebilir ve bireysel vakaya ve tedavi protokolüne bağlıdır.
10. Osteosarkom ameliyattan sonra tekrarlayabilir mi?
Evet, osteosarkom ameliyattan sonra tekrarlayabilir. Bu nedenle, tekrarlama riskini azaltmak için genellikle ameliyattan önce ve sonra kemoterapi uygulanır.