26 Nisan 2023
Bir çiftin üreme sağlığı, çocuklarının sağlığı ve refahı için en önemli belirleyicidir. Rahim içindeki yetersiz ortam, bireyi yetişkinlikte obezite, kalp hastalığı, diyabet ve felç gibi hastalıklara yatkın hale getirir. PKOS, obezite, endometriozis, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar ve yumurtlama bozuklukları gibi anne kaynaklı üreme bozuklukları, gebe kalma sürecini etkiler ve endometriyal alıcılığı değiştirir. Embriyo gelişiminde bozulma veya yetersiz anne desteği, daha sonra düşük veya anormal plasenta gelişimine yol açarak preeklampsi, fetal büyüme kısıtlaması veya erken doğumla sonuçlanabilir.
DOĞURGANLIĞI ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Kilo, egzersiz ve beslenme:
Üreme çağındaki genç çiftlerde aşırı kilolu olma sıklığı giderek artmaktadır. Yaşam tarzı değişiklikleri, hormonal ortam değişiklikleri ve sperm genetik faktörleri nedeniyle obezite, erkek doğurganlığıyla ilişkilendirilmiştir. Kadınlarda ise obezitenin kötü gebelik sonuçları, doğuştan gelen anormallikler, sezaryen doğum, preeklampsi, gebelik diyabeti, fetal makrozomi ve ölü doğumla ilişkili olduğu gösterilmiştir.
Fiziksel aktivite şunları iyileştirir:
• Kardiyovasküler risk faktörleri.
• Hormonal profil.
• Karın yağlarını azaltır.
• Kan şekerini, kan lipitlerini ve insülin direncini azaltır.
• Adet döngüsünü, yumurtlamayı ve doğurganlığı iyileştirir.
• Ayrıca aşırı kilolu ve obez kadınlara ART kullanımından önce kilo vermeleri önerilmelidir.
Vitaminler:
Üreme çağındaki kadınların gebelik öncesi dönemde günde 500 mcg, yüksek riskli kadınların ise günde 5 mg folat almaları gerekmektedir.
D vitamini tüketmeyi ve yeterli güneş ışığına maruz kalmayı düşünün. Hamile, emziren veya hamile kalmayı düşünen tüm kadınlar her gün 150 μg iyot takviyesi almalıdır. Antioksidanlar: Beslenmede meyve ve sebze alımını artırın. Alkol: Hamileliğin erken döneminde düşük alkol tüketimi bile kendiliğinden düşük riskini artırır. Bu nedenle, gebe kalma öncesi dönemde alkolden uzak durmak daha iyidir.
Kafein
Yüksek kafein tüketimi doğurganlığın bozulmasına neden olabilir. Bunu günde 200-300 mg'ın (günde iki fincandan az kahve) altında tutmaya çalışın.
Balık tüketimi
Civa oranı yüksek bazı balık türlerinden kaçınılmalı, balık gibi çoklu doymamış yağ asitlerinden zengin bir diyet tercih edilmelidir.
Sigara içmek
Sigara içmek, tüp bebek (IVF) döngülerinin sonuçlarını olumsuz etkiler. Aktif ve pasif sigara kullanımı, üremenin tüm aşamalarını etkileyebilir. Sperm çalışmaları, artan oksidatif stres, düşük sperm sayısı ve anormal sperm dölleme kapasitesi göstermiştir.
Yasadışı ilaçlar
Esrar, kokain, eroin ve metadon gibi uyuşturucular kadın kısırlığını artırır ve sperm fonksiyonunu ve formunu önemli ölçüde etkiler. Anabolik steroidler testis sperm üretimini azaltabilir.
stres
Psikososyal stres, olumsuz üreme sonuçlarıyla ilişkilidir. Ancak, uygun danışmanlık ve yaşam tarzı düzenlemeleri bu etkileri hafifletebilir.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar: Her iki partner de üreme sistemi enfeksiyonlarının tespiti ve tedavisi konusunda tavsiye almalıdır.
Mesleki faktörler Vardiyalı çalışma, uzun çalışma saatleri, kaldırma, ayakta durma, ağır fiziksel iş yükü gibi biyolojik saatin bozulması ve bisfenol A, ftalatlar, insektisitler ve diğer potansiyel olarak tehlikeli ürünler gibi endokrin bozucu kimyasallara maruz kalma, üreme müdahalelerinin sonuçlarını olumsuz etkileyebilir.
HAMİLELİK ÖNCESİ HAZIRLIK
l Folik asit takviyesi.
l Diyet değişiklikleri.
l Aktif kilo verme programları.
l Sigarayı bırakma.
l Alkol ve uyuşturucu kullanımından uzak durmak.
l Cinsel yolla bulaşan hastalıkların tedavisi.
l Çevre kirleticilerinden ve mesleki tehlikelerden kaçınmak.
Referans bağlantısı
https://www.thehansindia.com/life-style/health/periconception-lifestyle-and-fertility-794605?infinitescroll=1